
ÇOCUKLARLA ve TOPLULUKLARLA FELSEFE
NEDİR?
Çocuklarla ve Topluluklarla Felsefe yaklaşımının tarihi, bildiğimiz kadarıyla Antik Yunan'da karşısındakine yönelttiği sorularla, ondaki yanlış savları ortaya çıkartmaya, bilmediğini fark ettirmeye ve nihayetinde kendisine doğruyu buldurtmaya yönelen Sokrates'e kadar dayanıyor... 1970lerde Matthew Lipman ve Ann Margaret Sharp, çocukların çok erken yaşlarda, eleştirel ve yaratıcı düşünmelerini desteklemek amacıyla Çocuklar için Felsefe (P4C) yöntemini ortaya koyuyorlar. Bu yöntemde, katılımcılar, bir soruşturma topluluğu içinde, felsefe tarihinden filozofların düşüncelerini pasif olarak öğrenmiyor, birbirlerini aktif ve özenli bir şekilde dinliyor, birbirlerinin fikirlerini geliştiriyor, kendi düşüncelerini üretiyor ve düşüncelerini nedenleriyle ifade ediyorlar.
Felsefe yapmak için ortaya koyulan bir diğer yöntem ise, Felsefi Soruşturma Topluluğu (CoPI) yöntemi... Bu yöntem de, 1980lerde, Lipman ile de beraber çalışmış olan Catherine McCall tarafından öne sürülüyor. Bu yöntemde, tartışılacak soruların katılımcılar tarafından oluşturulması, tartışılan konuyla ilgili görüşlerin gerekçeleriyle birlikte sunulması, farklı ve hatta karşıt görüşlerin belirginleştirilerek, katılımcıların kendi görüşlerini yeniden sorgulamaları esas alınıyor.
Bu yöntemlerin okul öncesi dönemden başlayarak üst yaş sınırı olmaksızın herkesle uygulanmasıyla birlikte, yaklaşım genel olarak 'Çocuklar ve Topluluklar için Felsefe' ya da 'Çocuklarla ve Topluluklarla Felsefe' adını alıyor. Ben 'Çocuklarla ve Topluluklarla Felsefe' demeyi tercih ediyorum. Çünkü 'ile' kullanımının yaklaşımdaki topluluk ruhuna daha uygun olduğu fikrindeyim.
​
NEDEN?
Çocuklarla ve Topluluklarla Felsefe Yaklaşımı, eleştirel olmayı ve yaratıcı düşünmeyi teşvik eder. İşbirliğine dayalı bir bakışla, beraber düşünme ve öfkelenmeden farklı fikirleri tartışma kültürünün oluşmasına katkı sağlar. Çoğunlukla kendisine sorulan sorulara cevap arayan katılımcıların özellikle de çocukların, kendi sorularını üretmelerine fırsat verir. Felsefe atölyeleri, katılımcıların, duygusal, iletişimsel ve bilişsel becerilerinin gelişmesine katkı sağlar. Katılımcıları, ne düşündüğünün, neden düşündüğünün, nasıl düşündüğünün bilincinde olmaya davet eder. Tüm bu süreç, katılımcıların kendilik, sosyal ve bütünsel farkındalık gelişimlerini destekler. Bunların yanında, felsefe atölyelerinin temel hedefi akademik başarıyı arttırmak değilse de, bu alanı desteklediğini ortaya koyan akademik çalışmalar da vardır.
NASIL?
Atölyeler, asıl felsefi tartışmaya girmeden önce, düşünmeye ısınma oyunları ile başlar. Sonrasında, katılımcılara, bir hikaye, resim veya nesne aracılığıyla felsefi tartışmayı tetikleyecek olan uyaran sunulur. Sunulan uyaran üzerinden katılımcıların belirlediği bir kavram veya soru ile esas sorgulama süreci başlar. Sorgulama süreci boyunca, atölye yürütücüsü, neyin doğru neyin yanlış olduğu konusunda bir yargıda bulunmadan, sorgulamayı ve onun derinleşmesini kolaylaştırır. Atölye boyunca, katılımcıların birbirlerinin düşüncelerini takip ederek, düşüncelere katılıp katılmadıklarını gerekçeleriyle ifade etmeleri çok önemlidir. Atölye, sorgulama süreci içerisinde veya sonunda, yaratıcı resim veya yazı ile de desteklenebilmektedir.